Klipsch Heritage Groove - Bluetooth High-End Aktif Hoparlör İncelemesi

Klipsch Heritage Groove - Bluetooth High-End Aktif Hoparlör İncelemesi

VİNTAGE KASA MODERN KAFA

    Efsanevi Klipsch hoparlörlerin ufak ve yaramaz çocuğu Heritage Groove, Klipsch mirasını devam ettiriyor. Eskilerin tozlu raflarından fırlayıp gelmiş lambalı radyo tarzı görünümü ile alt ve üst kısmında kullanılan gerçek ahşap, tatlı bir his uyandırıyor. Diğer bir bakışla mini bir elektro gitar amfsini de andırmıyor değil. Oldum olası dibim düşer böyle vintage amfi görünümlü hoparlörlere. Bu da onlardan biri oldu sanırım. 

    Hazır tasarımdan girmişken olaya devam edelim. Klipsch bize mat siyah ve ceviz ağacı olmak üzere iki renk seçeneği sunmuş. Benim tercihim siyahtan yana oldu. Hoparlörün üst kısmında birinci sınıf metal kullanılarak yapılmış kontrol paneli bulunmakta. Tuşlar küçük ve kullanımı rahat. Az önce bahsettiğim siyah-altın karışımı vintage ızgara ise tasarımın zirvesi zaten. Bu belirttiğim ızgara tarzı sadece siyah renk için geçerli. Ayrıca bu kadar vintage görünüp aynı zamanda modern görünmeyi de nasıl başarmışlar bilemedim. İşin tasarımsal özüne gelirsek Klipsch her zaman ki Klipsch gibi… Kullandığı her parçada kaliteli malzemeyi hissettiriyor.  Yani başka bir değişle, bir Klipsch hoparlör aldığınızda türü ve modeli ne olursa olsun sadece ses değil tasarım ve kaliteyi de satın aldığınızı unutmayın. Bu bir ayrıcalık…

DİNAMİK, SERT, NET, DETAYLI

       Her şeyden önce şunu söylemeliyim; öyle gümbür gümbür dolgun basslar beklemeyin. Zaten bu boyutlarda bir hoparlörden öyle bir şey beklemek çok doğru olmaz ancak yine de basslar yerinde ve temiz geliyor. Basslar için sönük demek cidden ayıp olur.

       Klasik Klipsch sesinde olduğu gibi Heritage Groove’da dinamik ve sert çalımıyla hemen kulaklarınıza “merhaba ben Klipsch” diye fısıldıyor. Bu bence çok önemli birşeydir. Çok sevdiğiniz bir gitaristi hiç görmeden tanımak gibi bir şeydir bu. Görmezsin ama bilirsin ki o çalıyordur. Bu karakterdir, marka olmaktır adına ne derseniz deyin bayağı iyi bir olaydır.

        Klipsch her zaman parlak ve üst frekanslarda kulaklarınızın pasını silen bir ses sunmuştur. Heritage Groove’da bu miras devam etmiş görünüyor. Stevie Ray Vaughan  “Cold Shot” parçasıyla yaptığım dinlemede cayır cayır gitar tonları, net ve tak tak kulağa gelen davullar ile tam tadında bass tonları yüzümü güldürdü. Yetti mi? Tabi ki hayır. Hemen ardından Dire Straits “Sultans of Swing” ile devam ettim. Kayıt itibarıyla parlak bir parça olması Groove u şahlandırdı. Altını çize çize söylüyorum bass lar çok tadında. Bir de B.B. King ile olayı açalım, “The Thrill is Gone” ile devam ettim. Tombik tatlış amcamızın gitarı tonundaki her ayrıntıyı kulaklarımın içine içine çalması çok keyifliydi. Bir de metal müzikle denemeden olmaz tabii. Scorpions’ dan gümbür gümbür dinamik geçişlerle dolu bir parça “We Were Born to Fly” ile denedim ve sonuç şaşırtıcı oranda güzeldi, son ses olmasına rağmen parçanın altından kalkması güzel bir sonuç. 20w düzeyinde bu kadar bozulmadan çalabilmesi önemli bir detay.

     Bu dinlediğim parçalar ve buraya yazmadığım birçok benzer parça üzerinden genel bir yorumda bulunmak gerekirse; sahne genişliği, detayı ve netliği ile fiyatının üzerinde bir performans aldığımı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Özellikle yüksek ses seviyelerinde seste bozulmanın çok çok az olması çok iyi bir sonuç. Vokaller hep çok net, çok karmaşık parçalar olmasada her enstrümanı tane tane çok rahat bir şekilde duyabiliyorsunuz. Basslar asla sönük değil ve bence tam olması gerektiği gibi, sesleri boğmadan net ve yumuşak bir şekilde ben buradayım diyor. Genel olarak Heritage Groove size; Net, dinamik, detaylı ve güçlü bir ses sunuyor. Bundan hiç şüphem yok.

     Elektronik müzik, pop, RNB vb. müzik tarzlarında ve daha karmaşık prodüksiyonlarda biraz sönük kaldığı bir gerçek. Detay her zaman var, netlik her zaman var ancak o duymak istediğiniz güçlü bass sesi almakta biraz zorlanıyorsunuz. Bunda boyut faktörünü de göz önüne alırsak sonuç hiç kötü değil. Tabi ki şunu da söylemeden geçemeyeceğim Klipsch ile blues, rock, metal, jazz, akustik, folk dinlenir. Bunu bir kalıp olarak söylemiyorum tabi ama her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır ne de olsa. Klipsch de bunu göğsünü gere gere her zaman vurgular zaten.

 

TEKNİK ÖZELLİKLER

DC Girişi:  5V, 1A

Amplifikatör Çıkışı:  20W Maksimum

Frekans Aralığı:  65Hz–22kHz +/- 3dB

Sürücü Tipi:  1 x 3” aluminyum

Pasif Bass Radyatörü:  2 adet yan konumlandırılmış

Maksimum Çıkış Gücü:  97dB (0.5 m'de)

Girişler:  Bluetooth, 3.5mm jak

Batarya Süresi:  8 saat

Batarya Tipi: Tekrar şarj edilebilir lityum iyon 7.4V 2 hücreli 2200 mAH

Aksesuarlar:  AC Güç Kablosu, micro USB şarj kablosu

Yüzey Rengi:  Mat Siyah, Ceviz Ağacı

Boyutlar (SUBWOOFER):  5” (127mm) H x 6” (152mm) W x 2.6” (67mm) D

Ağırlık: 2.2 lbs (.99kg)

  

 Teknik özelliklere göz gezdirdiğimizde diğer tüm bluetooth hoparlörlerde gördüğümüz özellikler benzer şekilde mevcut. Üzücü olan tek noktası Groove un IPX sertifikasına sahip olmaması. Benim için çok önemli bir özellik olmasada tercih sebebi olabileceğini düşünürsek şu ana kadar ki ilk eksi puanımızı buradan verebiliriz. Samimi hislerimi de paylaşacak olursam bir hoparlörün neden su geçirmemesi gerektiğini hiç anlamış değilim. Dikkat edersen zaten su geçirmez. 😊 Havuz, deniz olaylarına hiç girmeyelim bence😊


 

 

Bloga dön